Ventus

Kim Elena, Spina bifida, tekerlekli sandalye kullanıcısı, sosyal bilimler dalında üniversite öğrencisi: "Spina-bifida'lı çocuk olarak dünyaya geldim. Taşrada büyüdüm. Orada her şey daha kolaydı. Şimdi bir şehirde yaşıyorum ve elbette ilk başlarda bu büyük bir dönüşümdü. Orada bariz biçimde daha çok engel var, birçok bina tekerlekli sandalyelere uygun değil ve çoğunlukla içeri girmek için uğraş verilmesi gerekiyor. Ancak daima bana yardım eden öğrenci arkadaşlar oluyor. Bunu çok olumlu görüyorum. Çünkü yaşam çoğunlukla engellerin aşılmasıdır bu, insanlar ile birlikte yaşarken de böyle. Bu durumda birçok insan desteğe ihtiyaç duyar ve bu da benim için sosyal bilimleri seçme nedeni oldu.

Ayrıca bir tekerlekli sandalye aynı zamanda bir engel de olabilir, destekten çok engelleyici. Hayatım boyunca birçok tekerlekli sandalye kullandım, bunlardan bazıları çok rahatsızdı. Eskiden başkaları benim için karar verdi, şimdi kendim seçiyorum. Benim için önemli olanlar, oturma kalitesi ve optimum uyarlama. Bir tekerlekli sandalyede ilk günü geçirdikten sonra bunu doğrudan fark ediyorsunuz. Ve aslında içine oturur oturmaz da fark ediliyor. Dolayısıyla hemen. Bu böyle."

Kevin bir iş kazasından sonra eksik paraplejili TH 11/12, tekerlekli sandalye kullanıcısı, kayak yarışçısı, wakeboard kullanıcısı, handbike ve kitesörfçü: "Zaten handicap ile yarışa başladım. Küçük bir çocuk olarak bir kalça eklemi hasarı nedeniyle iki buçuk yıl alçıda kalmak zorunda kaldım, sonra spor aleti, 14 yaşına kadar spor derslerine katılmam yasaktı. Sonra başladım ve sporda her şeye yetiştim. Yapabileceğimi gösterdim. 2002'de bir kaza geçirdim. Çatıda çalışırken bir iskele kırıldı ve on metreden düştüm. O zamandan beri paraplejiliyim. O zaman kendime çabucak şu soruyu sordum: Bu seni halen rahatsız ediyor mu? Hayır, diye kendimi cevapladım
ve mücadeleyi kabul ettim.

Mücadele ettim ve bunun sonucunda sadece kazandım. Kayak yarışçısı oldum ve 2006'da Torino'daki Paralimpik oyunlarında milli takımda yer aldım. Yaşama aktif olarak katılmanın mümkün olduğunu çok iyi biliyorum. Bunu sadece istemek gerekir. Tekerlekli sandalyem bunlara dayanabilmelidir. Sıkıca kaynaklanmamış olsa da ona yakın bir şekilde sürülebilmelidir. Esas olan stabilitedir, en önemli konu budur. Benim gibi sağlam olmalı işte. Sonuçta benim mottom: "Bir Rolli acı nedir bilmez!"

Marianne, kalıtsal spastik spinal felç, tekerlekli sandalye kullanıcısı, dünya gezgini: "2006'dan beri tekerlekli sandalyeye ihtiyaç duyacak kadar ağır engelliyim. Önceleri, başkalarının yardımına muhtaç olmak, izole ve yalnız kalmaktan çok korkuyordum. Gerçek bunun tam aksi. Elbette yardıma ihtiyaç duyuyorum, ancak bu yardımı daima ihtiyacım olduğunda alıyorum. Kararlı olmak,
uğraşmak gerekli, ancak o kadar çok teklif var ki, genelde iyi bir bakım mevcut. Hatta yolculuk sırasında gerçek avantajlarınız oluyor, çünkü engellilere oldukça ayrıcalıklı davranılıyor.
Tıbbi destek ve yardımcı gereçler konusunda da ciddi gelişmeler oldu. Modern bir tekerlekli sandalye günümüzde, birkaç sene öncesine göre teknik olarak çok daha iyi. Benim için bir tekerlekli sandalyenin seçiminde çoğunlukla ilk izlenim zaten karar vermek için yeterli oluyor. Bir tekerlekli sandalyeyi ilk bakışta beğenmeliyim. Nihayetinde iyi yürüyemiyorsan
ayrıca bir de çirkin bir tekerlekli sandalyede de oturmak zorunda değilsin, değil mi?
Ancak benim için en önemli olan aslında, rahat ve konforlu oturmamdır. Bir tekerlekli sandalye sanki benim için yapılmış olmalıdır. Bu daha sonra sürüşte, hafif ve manevra kabiliyeti yüksek ise fark ediliyor, bu durumda kendimi sadece iyi korunmuş ve daha iyi hissediyorum."

René , trafik kazası sonrasında tetrapleji C5/C6, yıllardır tekerlekli sandalye kullanıcısı, Ottobock'ta çalışıyor: "Tekerlekli sandalyeleri test etmek benim mesleğim. 20 yılı aşan
kullanıcı tecrübesi ile kalite ve sürüş özelliklerini doğru biçimde değerlendirebilirim. Ottobock'un, burada Thüringen Königsee'de Mobility Solutions alanı için çalışma teklifi, benim için mükemmel oldu. Bu yolla kendime ve benim gibi benzer şekilde engelli olan tüm herkese aktif olarak yardımcı olabilirim. Bunu ve çalışma arkadaşlarımın beni aralarına kabul etmesini harika buluyorum. Ventus'u dört aydan beri kullanıyorum, ilk andan itibaren test eden kişiyim. En baştan bu yana geliştirmenin odağında kararlı hafif yapı ve kompakt imal şekli yer alıyordu. Hafif yapı ideal koşullarda, örnek olarak, stabilite optimize edilirken aynı zamanda aluminyum kullanılarak veya boru çeperlerinin veya malzeme kalınlıklarının inceltilmesiyle, ağırlığın azaltılması anlamına gelmektedir. Bu sayede ve mümkün olan en kompakt yapım şekli ile ulaşılan
ağırlık tasarruflarının toplamını Ventus'ta maksimum düzeye çıkardık. Bugün, mümkün olan en az malzeme ile mümkün olduğu kadar tekerlekli sandalye yapan bir katı çerçeveli aktif tekerlekli sandalyede oturuyorum. Arabaya binip inme sürecini bununla sorunsuz olarak günde dört kez gerçekleştiriyorum. Ve bunu bilen herkes, bir kilo daha fazla veya azın ne anlama geldiğini bilir. Benim için Ventus her anlamda bir ölçüttür, özellikle de fiyat segmentinde. Ve ayrıca sade tasarımı ile oldukça iyi göründüğünü düşünüyorum."